Bilim adamı olarak, Cübbeli Ahmet Hoca’ya kalırsın…
Cehennem ateşinde yanmayan kefeni bulmuştur…
*
Biz gidersek; bin sene geri gidersin…
Arkadaki deveye Numan Kurtulmuş ile Süleyman Soylukucaklaşa binmişlerdir…
*
Biz gidersek:
O bando susar…
Flütçüyü, trompetçiyi, klarnetçiyi al… Yabancı konuk geldiğinde, zurnacılar “do” yerine “fu” sesine bastıklarında, koşar adım ancak ayak uydurursun…
*
Medyada yalakalık yapan patron, yazarlar ve editörlerdir…
Bizim çocuklar giderse; bir tek televizyon yayın yapabilirse namerdim… Haberler yerine devamlı kuş resmine bakarsın…
*
Doktorlar, mimarlar, bilgisayarcılar, veterinerler, makine mühendisleri, avukatlar, eczacılar, maliyeciler, hemşireler, hostesler, öğretmenler, turizmciler…
Biz gidersek dişçi bulamazsın; tavşan gibi iki dişin gözükür ulusa seslenişte…
*
Tercüman bulamazsın…
Bir tek Arapça…
*
Şu savaşan yiğit subaylar, astsubaylar, askerler…
Paşan yine olsa bile işte; kendi askerine esir düşer işte…
*
Biz gidersek…
Sanat dünyanı Kibariye temsil eder…
Yabancı konuğuna bir evrensel müzik dinletelim dersen; Hafız Mahmut’tan bir mevlit artık…
*
Sil; 19 Mayıs’ı, 23 Nisan’ı, 29 Ekim’i, Hıdırellez’i, yılbaşını, Anneler Günü’nü, Sevgililer Günü’nü, süslü vitrinleri, neon ışıklarını, balonları, sevindirilen çocukları, süslü sofraları, birbirine koşan, birbirini kutlayan, selamlaşan, sarılan insanları…
Biz gidersek yapraksız ağaca dönersin…
*
Çıkart tarihinden; milli mücadeleyi, büyük taarruzu, Dumlupınar’ı, Lozan’ı, Meclis’in açılışını, Cumhuriyeti,
Atatürk’ü…
Bak; Katar’a benzedin…
*
Biz gidersek, karikatürist kalmaz…
Gülmek için birbirinize “eşek fıkrası” anlatırsınız…
*
Biz gidersek, ekonomi tümden yok olur…
Tarhana çorbası ihracatıyla olmaz
bu iş…
*
Biz dediğim; bu ülkenin modern, özgür, eğitimli, çağdaş, inancını işine karıştırmayan, medeni dünyanın bir parçası olmak isteyen sıradan insanları…
Onlardan ya kurtulmak, ya da kendin gibi yapmak istiyorsun…
İşte bütün mesele bu…
*
Zaten bir yere gitmeyeceğiz…
Vatan savunmasındayız…
Bekir ÇOŞKUN
