Eğer mideniz, vicdanınız ve aklınız kaldırabilecekse bu yazıyı okuyun.
Çünkü kendisine insanım diyenin ve bunun gereklerini yerine getirenlerin pek de alışkın olmadıkları türden bir hikaye bu. Memleket olarak alışmayalım zaten.
Erzurum’un Aziziye ilçesi Dadaş kent semtinde ; 2007’de o tarihte 15 yaşında olan ve yuvada barınan S. Ö., Emniyet Müdürlüğü’ne giderek cinsel saldırıya uğradığını anlatarak şikayetçi olur.
Bunun üzerine Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Masası ekipleri tarafından başlatılan soruşturmada, S.Ö. ile kendi iradesi dışında cinsel ilişkiye girdikleri öne sürülen 8 kişi, “Küçük yaştaki çocuğa cinsel istismar” suçundan tutuklanır. 8 şüpheli 2 ay sonra ise serbest kalır.
Daha sonraki aşamada S. Ö., psikolog nezaretinde verdiği ifadede 10 yaşından itibaren korkutularak ve tehditle tecavüze uğradığını belirterek 75 kişinin ismini verir.
Erzurum’da görülen davada 8 kişiye açılan dava beraatla, 75 kişiye ilişkin soruşturma da takipsizlikle sona erer.
***
Bir de biz tercüme edelim.
15 yaşındaki S.Ö.’ye yıllarca 84 kişi tecavüz eder. Küçük kız artık dayanamaz ve polise sığınır, oradan da yetiştirme yurduna gönderilir.
Yaşadıklarını anlatmaya başlar. Ne zamanki, Fethullah Gülen’in kardeşi ve yeğenlerinin de kendisine tecavüz ettiğini söyler, işte o zaman olayın seyri değişir.
AKP’nin valisi, Cemaat’in savcı ve polisleri el birliği ile üstüne giderler küçük kızın.
İş o kadar çığırından çıkar ki, bugünün AKP Milletvekili, o dönemin valisi Celalettin Güvenç, “FETÖ’ye kumpas kuruyorlar” iddiası ile dosyayı kapattırır. Hatta tecavüz şüphelisi Seyfullah Gülen’e şöyle ‘sitem’ eder, Güvenç:
“Bu işi yaptın, niye oğlunun STV’de çalıştığını söylüyorsun!”
***
Dün ise ODA TV’ye skandal bir karar ulaşır.
AKP Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç toplamda 15 ayrı yasaklama talep etmiştir.
Bunlardan biri de, Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu’nun ve Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan’ın kaleme aldığı “Mahrem / Gizli Belgelerde Türkiye’nin Sırları” adlı kitaba dair yapılan tüm haberler, sosyal medya paylaşımları ve satış linkleridir.
***
2007’de, eski suç ortaklarının elbirliğiyle kapatılan dosya 2014 yılında raflardan tekrar indirilir ve üstünün örtülmesi dava konusu olur. Erzurum Cumhuriyet Başsavcı Vekili Volkan Kavukçu’nun hazırladığı 198 sayfalık iddianamede; S.Ö.’ye sahip çıkan Erzurum Nene Hatun Kız Yetiştirme Yurdu’nun Müdürü Faruk İlhan, Sosyal Hizmet Uzmanı Hakan Şahin, Psikolog Selma Kırmızı ve tecavüz şüphelisi Seyfullah Gülen hakkında hazırlanan raporda imzası bulunan Prof. Dr. Güray Okyar’ın telefonları uydurma suçlarla, usulsüz olarak dinlenir.
S.Ö. 15 kendisine tecavüz ettiğini söylediği 84 kişiyi tüm ayrıntılarıyla anlatır, tecavüze uğradığı Adli Tıp tarafından kanıtlanır.
İnsanın boynunda bir utanç vesikası olarak asılı kalan bu dosyanın üzerine gitmektense, devlet kıza sahip çıkan ve olaydan haberi olan kişilerin telefonlarını sahte gerekçelerle dinler.
Akıl alır gibi değil…
Kavukçu’nun usulsüz dinlemeyi yapan, S.Ö.’ye tecavüz dosyasının kapatılmasında rol alan polisleri soruşturduğu iddianamede işaret ettiği isim ise, Celalettin Güvenç’tir yani “Mahrem” kitabına yasaklatma kararı alan isim.
***
Bürokratıyla, milletvekiliyle, devlet yetkilisiyle, siyasetçisiyle, cemaatiyle bizimle alay ettiklerinin farkındasınız değil mi?
Bugün 25 yaşında olan S.Ö.’nün nasıl bir hayatı olduğunu, bu travmanın onun çocuk zihnini nasıl tarumar ettiğini tahmin edebiliyorsunuz değil mi?
Bir hak dinine mensup oldukları için ahlaka ihtiyacı olmadığını düşünenlerin memleketi ne hale getirdiğini görüyorsunuz değil mi?
Tarikatlarınız da, cemaatleriniz de, şeyhleriniz de, şıhlarınız da yerin dibine batsın.
Ama bir ağızdan tutturduğumuz gün hürlüğün havasını, işte o gün sizi tanrılar bile kurtaramaz.
Alev DOĞAN
