Sana Kızıyorum Öğretmenim

0
1241

Sana Kızıyorum Öğretmenim!
Elimde değil,
Kızıyorum işte!
Bana dünyanın nasıl döndüğünü öğrettin öğretmenim,
İçinde dönen dolapları öğretmedin.
Pamuğu öğrettin.
Tohumu, yaprağını ve çiçeğini
Ya onu toplayan nasırlı ellerini yoksulların?
Hele sırt üstü yatıp hazır yiyenleri niçin öğretmedin?
Öğretmenim,
Madenleri öğrettin,
Bizde ve dünyada nasıl çıkarıldığını öğrettin.
Teşekkür ediyorum…
Kimin çıkardığını, ondan aslan payını kimlerin aldığını,
İşbirlikçilerini, vatan hainlerini neden öğretmedin?
Sivrisineği, tahtakurusunu,
Tenimde kanımı emici hayvanları öğrettin.
Kendimi korumaya çalışıyorum.
Ve sana teşekkür ediyorum.
Bir de insanlar da kan emermiş,
Vampirden, keneden beter.
Evet  öğretmenim,
Kanımızı emen, bizi iliklerimize dek soyan
Emperyalizmi diyorum
Niçin öğretmedin?
İşte bu yüzden sana kızıyorum öğretmenim. Elimde değil…
Bu şiire ilk gözümün kayışından beri ‘hasta olmuşumdur’. Bir öğretmen olarak nasıl hasta olunmaz ki? Düşünün bir kere ‘bacak kadar bir çocuk’, yani öğrencilerimizden birisi bize ‘madalyonun öteki yüzünü göstermediğimiz, gerçekleri gizlediğimiz için’ kızıyor, ‘fırça çekiyor’ ve “Sana Kızıyorum Öğretmenim” diye duygularını şiir yazarak açığa vuruyordu. O günün koşullarında bu öğrencimize hepimiz hak verir durumdaydık. Çocuğun kızmasının haklı veya haksız olduğunu tartışmıyorduk bile. Bu yüzden olsa gerek şiiri çerçeveletmiş, bir ilkokul öğrencisinin fotoğrafını da ekleyerek baş köşemize asmıştık. ‘Böyle öğrenciler yetiştirmenin gururunu’ taşımıştık.
Çok değil 1970’li yıllarda öğretmenlik yapanlar, özellikle de TÖB-DER üyesi olan öğretmenler, ‘biz bu şiiri bir yerlerden anımsıyoruz’ diyeceklerdir. Ben de o yıllarda öğretmenlik yapıyordum. Bu şiiri bazı TÖB-DER şubelerinde derneğimizin genel merkezinde çerçeveli olarak görmüştüm. En son EĞİT-SEN Genel Merkezi’nin duvarında asılıydı. EĞİT-SEN ile EĞİTİM-İŞ sendikaları EĞİTİM-SEN adıyla birleşince yönetim kadrolarında değişiklikler olmuş ve bu şiirin bulunduğu çerçeve ortadan kaybolmuştu. Şiirin bir ilkokul öğrencisi tarafından yazıldığı ve TÖB-DER genel kurullarının birinde okunduğu söyleniyordu.
Sonra bu şiirin peşine düştüm. Öğretmen büyüklerimize sordum. Kimse şiirin dizelerini hatırlamıyordu. Bazıları bu şiirin Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) dönemine ait olduğunu, hatta sendikanın yayın organı olan İMECE dergisinde yayımlandığını söylediler.
Sana Kızıyorum Öğretmenim
Hâlâ sayınızın yarısına yakın bir kısmı sendikalı olmamış,
Hâlâ bir çiçek ve birkaç ‘canım’, ‘cicim’li söze aldanmaktasınız,
Hâlâ programım değişir diye yöneticilerinizin antidemokratik uygulamalarına ses çıkarmamaktasınız,
Hâlâ haklarınız konusunda omuz omuza mücadele vermemektesiniz
Hâlâ anadilinde eğitim hakkını savunamıyor ve bu hakkı savunanlardan uzaklaşıyorsunuz,
Hâlâ  bir çoğunuz 5 Ekim gününün farkında değilsiniz,
Hâlâ … …
Hâlâ … …
‘İşte bu yüzden Sana Kızıyorum Öğretmenim’.
İsmail AYDIN

CEVAP VER

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.